Benim hala umudum var ve susamam diyerek uzun bir yol yürümek, sonra Forest Gump’ın üç seneden fazla süren koşusu sonrası “baya yorgunum, eve döneceğim” dediği haleti ruhiyeye ulaşmak. Geri dönerken düşünmek, bu yolculuk neye yaradı?
Çok da kavgacı olmayan birine kendisini kavgaların içinde buldurmaktan, üç sene öncesinde olanların şimdilerde olanlardan çok da farklı olmadığını görmekten, eforların-çabaların çoğu zaman duvara konuşmak mahiyetinde olduğunu anlamaktan, yalnızlığını paylaşırken yalnızlığının eksilmediği tecrübe etmekten, başkalarının ahvaliyle ilgilenmenin kendi ahvaline olan negatif etkilerini hissetmekten, umut denilen şeyin aslında kendini kandırmak olduğunu kavramaktan, durumu ve hayal kırıklığını kabul etmenin gerekliliğini geç de olsa anlamaktan, kendinin önemli olduğun hayalinden kendinin önemsiz olduğun gerçeğine uyanmaktan, içinde devamlı ortaya çıkan ve ifade etmekten çekinmediğin tepkilerin tepkisizlik duvarına mütamadiyen toslamasından, linçlerde yalnız kalmaktan ve bu durumun linçte söylenenlerden daha fazla gücüne gitmesinden, övgülerle enaniyetin şişmesinden, Vizontele Tuuba’da mektup yazmaya dair söylenen “zannediyorsun ki bir yoldan birisi gelecek, boş uzun bir yol, devamlı ona bakıyorsun; sonra kimse gelmiyor” sözünü etkileşim ve desteğe dair hissetmekten, insanların nefretlerine ve dar görüşlülüklerine şaşırmaktan, az sayıda iyi insan tanıyıp çok sayıda boş insanla muhatap olmaktan, kendi rahat hayatın dururken üstüne vazife olmayan meşgalelere girince kendi hayatını daha kötü yapmakla kalmayıp başkalarının hayatına bir güzellik getirememenin başarısızlılığı kabul etmekten, sesinin gerek imkansızlık gerek görmezden gelinmek gerek anlaşılmamak gerek kötü niyet sebepleriyle başkalarından çok kendinde yankılanmasından ve bunun ruhuna verdiği zarardan, istemli veya mecburiyetten kendini tekrar etmek durumunda kalmaktan, bazen en yakınlarının bile seni anlamadığını düşünmekten, bunca söylediğime rağmen hala anlaşılamıyorsam bende bir problem var olabilir demekten, her ne kadar etkilenmiyorum desen de kendine karşı gördüğün her nefretin ruhunda bir yara açmasından, yardım istemeyene yardım etmeye çalışmanın aptallık olduğunu aynel yakin anlamaktan, hassas olduğun konularda bilgin arttıkça hassasiyetin ilginç bir şekilde azalmasını gözlemlemekten, yorulup dinlenip tekrar başlayıp tekrar yorulmak dairesinde olmaktan ve bu durumdan yorulmaktan, sırf özgürce konuşabilme lüksüne sahip olmanın ve konuşacak şeyleri olmanın konuşmanın doğru ve yararlı olmasını gerektirmediğini anlamaktan, algılar savaşından bıkmaktan, olgularının algılara yenildiğini kabul etmek zorunda kalmaktan, toplum gündemi aklında ve ruhunda bu kadar yer ederken aklının ve ruhunun huzur ve tatmin bulamayacağını idrak etmekten, ilgi ve tasa dünyanı ne kadar küçültürsen hayatın zorluğu o kadar azalacaktır kanısına ulaşmaktan, söyleyecek şeylerinin bitmemesinden ama bu yeni sözlerin de eski sözlerin kara bahtına yani sonuçsuzluğuna ulaşacağını bilmekten, kendim için yazıyorum desen bile o zaman bunları neden paylaşıyorsun sorusuna dürüst cevap verememekten, paylaşım hastalığın için harcadığın zamanları kendin ve yakınların için harcasaydın çok daha güzel bir iş yapmış olmaz mıydın diye kendine sormaktan, yaptıklarımdan pişman değilim ama bu kadarı yeter ve hatta çok bile oldu demekten, sırf başladım diye devam etmenin mantıksızlığını idrak etmekten, yorulmaktan yorulmaktan, artık beyhude yorulmayacağım demekten; çölde bir vaha istiyorum diyordun ama zaten çölde bir vahadasın, o zaman evine dön demekten… Bunlardan başka neye yaradı?
Başkalarını bilemiyorum ama benim şahsi muhasebeme göre bunlara yaradı. Bunları düşünerek eve doğru yeni bir yolculuğa çıkıyorum; bu yolculuk başkaları için değil, kendim için; bu yolculuk kamuya açık değil, kamuya kapalı. Artık kafa karışılıklığımı kendime saklayacağım. Tüm herkese yolculuklarında mutluluklar diliyorum.
Bu benim en zor yazım; ve bu benim son MFP yazım, veda yazım.
-İsa Hafalır
Hamiş: MFP söyleyecek şeyleri olanların yazılarını yayınlamaya YYK üzerinden devam edecek, paylaşımlar bittiğinde de arşiv olarak kalmaya devam edecek; sadece ben paylaşım yapanlardan birisi olmayacağım artık.